Floresan lambalar ilk olarak 1939 yılında, NewYork Dünya Fuarı'nda
'General Electric' tarafından sergilendi. Amerikan evlerinin elektrikle
aydınlatılmasından yaklaşık 60 sene sonra ortaya çıkan floresan lambanın
bilinen ampul ile savaşı günümüze kadar sürdü.
Aynı evin içinde
banyoda yumuşak ışığı ile floresan galip gelebilirken, yatak odasında
mücadeleyi romantik ışığı ile ampul kazandı. Uzun mücadele sonunda zafer
floresanın oldu. Bunun esas sebebi ise evlerdeki tercihin değişmesi
değil, elektrik giderlerinin azaltılması gereken yoğun yaşamın olduğu
işyerleri ve okullardı.
18
Watt'lık bir floresan lamba, 75 Watt'lık bir ampul kadar ışık
verebilir. Yani floresanlar daha az enerji harcayıp, daha çok ışık
verirler, yaklaşık yüzde 75 enerji tasarrufu sağlarlar. Piyasa satış
fiyatları daha yüksektir ama en az on misli daha uzun ömre sahiptirler.
Işık tek bir noktadan değil de tüpün her tarafından geldiği için daha
fazla dağılır. Mavimsi ışıkları daha yumuşaktır ve gözleri yormaz.
Floresan
lambalarda, elektrik düğmesine basıldığında, transformerden geçen
elektrik, tüpün bir ucundaki elektrottan diğerine bir ark oluşturur. Bu
arkın enerjisi tüpün içindeki cıvayı buharlaştırır. Bu buhar elektrik
yüklenerek gözle görülmeyen ültraviyole ışınları saçmaya başlar. Bu
ışınlar da tüpün iç yüzeyine kaplanmış olan fosfor tozlarına çarparak
görülen parlak ışığı oluşturur.
Floresan lambalar ilk açılışları
sırasında çok elektrik çekerler. Halbuki bu miktarda enerjiyi bir
saatlik açık durumda ancak harcarlar. Ayrıca çok sık açıp kapama ile
ömürleri de kısalır. Örneğin tipik bir floresan lamba devamlı açık
bırakıldığında 50.000 saat çalışabilir. Üç saatlik aralarla kapanıp
açıldığında ömrü 20.000 saate düşer. Sonuç olarak floresan lambaları bir
saat sonra açacaksanız hiç kapatmamanız daha ekonomik olabilir. Normal
ampullerde açıp kapamanın ciddi bir etkisi yoktur.
Bazı
insanların floresan tipi ışıklara duyarlıkları vardır. Aslında ayırt
edemeyiz ama floresanın ültraviyole içeren arkı saniyede 120 kez çakar.
Işığın bu frekansı bazı insanlarda migren denilen baş ağrıları
yaratabilir. Bu titreşimleri lambaya doğrudan baktığınızda göremezsiniz
ama gözünüzün köşesinden baktığınızda görebilirsiniz.
Evlerdeki
çiçekler genellikle yeşil yapraklı olup, ışığın kırmızı ve mavi kısmını
absorbe ederler. Mavi onlar için özellikle önemlidir. Ampul ışığında
mavi renk çok azdır. Bu nedenle evdeki çiçekler için floresan lambalar
daha faydalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder